Translation of "Diz" in German

0.004 sec.

Examples of using "Diz" in a sentence and their german translations:

Diz çök!

- Auf die Knie!
- Knie dich nieder!
- Knie nieder!

Kar diz boyuydu.

Der Schnee war knietief.

Bataklık diz boyudur.

Der Sumpf ist knietief.

Tom diz çöktü.

- Tom kniete.
- Tom kniete sich hin.

Mary diz çöküyor.

Maria kniet.

Mary diz çöküyordu.

Maria kniete.

Tom diz çöküyor.

Tom kniet.

Diz vücudun en büyük eklemidir.

Das Knie ist das größte Gelenk des Körpers.

Mary diz boyunda çizme giydi.

Maria trug knielange Stiefel.

O, onun yanında diz çöktü.

Sie kniete neben ihm.

Diz üstü bilgisayarında sadece ne yazdın?

- Was hast du gerade in dein Notizbuch geschrieben?
- Was haben Sie gerade in Ihr Notizbuch geschrieben?

Sunağa yakın diz çöken bir çocuk gördüm.

- Sie sah einen Jungen, der vor dem Altar kniete.
- Sie sah einen Jungen am Altar knien.

Mary diz boyu bir mavi elbise giyiyordu.

Maria trug ein knielanges blaues Kleid.

Sol diz üzerinde küçük bir alçı gördü.

Er sah ein kleines Pflaster auf ihrem linken Knie.

Tom diz çöktü ve Mary'nin onunla evlenmesini istedi.

Tom kniete vor Maria nieder und bat sie, seine Frau zu werden.

Bu kaslar zayıfsa, diz kaputunu doğru konumda tutamazlar.

Wenn diese Muskeln schwach sind, können sie die Kniescheibe nicht in der richtigen Lage halten.

Erkek kardeşim diz yaralanması nedeniyle ameliyat edilmek zorunda olabilir.

Mein Bruder muss die Knieverletzung möglicherweise operieren lassen.

Olabilir, bir adam kafası edilecek diz çökmek yapar ve o ben biraz

ich möchte kein Blut darauf bekommen, könnte jemand sehr freundlich meine Haare nehmen und sie über

Bugün ben birçok İspanyolca sözcük öğrendim ve artık nasıl "yanak", "çene" ve "diz" diyebileceğimi biliyorum.

Heute habe ich viele spanische Wörter gelernt und weiß jetzt, was "Backe", "Kinn" und "Knie" heißt.

Etmelerini yasaklayan kendi kodlarına sahip olan Jomsvikingler - örneğin bir tanesi başlarının kesilmesi için diz çökmeyeceğini söyledi, ayağa kalkmakta ve önden başlarının kesilmesinde

zu jedem Zeitpunkt Angst auszudrücken - einer von ihnen sagte zum Beispiel, er würde nicht niederknien