Translation of "Uygunsuz" in German

Bu çok uygunsuz.

Das ist ziemlich unangemessen.

O büsbütün uygunsuz.

Das ist völlig unpassend.

O, oldukça uygunsuz.

Es ist äußerst unanständig.

Kız uygunsuz bir selamlama yaptı.

Das Mädchen machte eine ungeschickte Verbeugung.

O uygunsuz bir zamanda geldi.

Er kam zu einem ungünstigen Zeitpunkt.

Onun uygunsuz hareketleri kuşkumuzu uyandırdi.

Ihr ungewöhnliches Verhalten erweckte unser Misstrauen.

Bence onun uygunsuz olduğunu biliyorsun.

Ich denke, du weißt, dass das unpassend ist.

Niçin beni bu uygunsuz saatte aradın?

Warum hast du mich zu dieser unmöglichen Zeit angerufen?

- Tom zamansız geldi.
- Tom uygunsuz bir zamanda geldi.

Tom kam zu einer schlechten Zeit.

Bu büyük kanepe küçük bir odada uygunsuz olurdu.

Das große Sofa wäre in dem kleinen Raum fehl am Platze.

O, yemek sunulduğunda doğru tuvalete gitmek zorunda. O hep böyle uygunsuz zamanlarda bir şeyler yapıyor.

Er muss ausgerechnet austreten, wenn das Essen gebracht wird. Er macht ständig Sachen, wenn es am wenigsten passt.