Translation of "Farkında" in Hungarian

0.014 sec.

Examples of using "Farkında" in a sentence and their hungarian translations:

Farkında değildim.

Nem tudtam.

Zorlukların farkında.

Tisztában volt a nehézségekkel.

Tom onun farkında.

Tom tisztában van vele.

Ayrıcalıklarım olduğunun farkında değildim

Férfiként sosem gondoltam, hogy előjogaim vannak,

Analizlerinin sınırlılığının farkında olmalı.

fel kell ismerniük elemzésük korlátait.

Tom tehlikenin farkında olmayabilir.

Lehet, hogy Tom nincs tudatában a veszélynek.

Tom kendi hatalarının farkında.

Tom tisztában van a saját hibáival.

O, tehlikenin farkında olmayabilir.

Esetleg nincs tudatában a veszélynek.

Ne yaptığımın farkında değildim.

Nem gondoltam bele, mit teszek.

Ben sorunun farkında değildim.

Nem tudtam a problémáról.

Ben onun farkında değildim.

Erről nem tudtam.

Ne yaptığının farkında mısın?

Felfogtad, mit tettél?

Tom zorlukların farkında idi.

Tom ismerte a nehézségeket.

Sadece bilinçli olarak farkında değilsiniz.

csak nem tudatosan.

Farkında olmadan şirketine zarar verir.

a veszteségi lehetőségek hangsúlyozásával.

Farkında mısın bilmiyorum ama meşgulüm.

Ha nem vetted volna észre, dolgom van.

Tom bir hata yaptığının farkında.

- Tom rájött, hogy hibát követett el.
- Tomi kezdi kapizsgálni, hogy valamit eltolt.

Tom'un uyuyor olduğunun farkında değildim.

Nem tudtam, hogy Tom alszik.

Hepimizin sonuçların farkında olduğunu düşünüyorum.

- Szerintem, mindannyian tudatában vagyunk a következményeknek.
- Úgy vélem, közülünk mindenki tisztában van a következményekkel.

Tom sorunun farkında gibi görünmüyor.

Tom valószínűleg nem volt tisztában a problémával.

Çoğu insan bunun farkında değil.

Ezt nem ismerik fel a legtöbben.

O kadar kötü hissettiğinin farkında değildim.

Nem tudtam, hogy ilyen rosszul érezted magad.

Ne kadar şanslı olduğunun farkında değilsin.

Fel sem fogod, mennyire szerencsés vagy.

Ne kadar endişeli olduğumun farkında mısın?

Tudatában vagy annak, hogy mennyire aggódtam?

Tom Mary'nin ne yaptığının farkında mı?

Tom tudja, hogy Mary mit tett?

Tom ne kaybettiğinin henüz farkında değil.

Tom még nem vette észre, hogy mit vesztett el.

Ve bunun farkında varsak iyi olur.

amit jobb, ha felismerünk.

Bir erkek olarak neyi bilmediğimin farkında değildim.

Férfiként nem tudtam, mennyi mindent nem tudok erről.

Tom kesinlikle dün burada ne olduğunun farkında.

Tom bizonyára tisztában van azzal, mi történt itt tegnap.

Seni ne kadar özlediğimin farkında olduğunu sanmıyorum.

Szerintem nem vagy tisztában azzal, mennyire hiányzol.

Ve farkında olmadığım halde en önemli ders olmuştu,

Akkor még nem tudtam, hogy ez lesz a legfontosabb ismeret,

Eğer bir şeyi anlamıyorsanız, onun içeriğinin farkında olmamanızdandır.

Ha valamit nem ért, az azért van, mert nem ismeri a szövegkörnyezetet.

Tom ölü bir adam. Henüz farkında değil sadece.

Tom halott, csak még nem tud róla.

Aracınızın park edilmez bir alana park edildiğinin farkında mısınız?

Azt ugye tudod, hogy oda nem parkolhatsz?

- Kiminle konuştuğunu biliyor musun?
- Konuştuğun kişinin kim olduğunun farkında mısın?

Te tudod, hogy kivel beszélsz?

Neyi ve ne kadar çok yediğimizin farkında olma iyi sağlık için gereklidir.

Lényeges a jó egészséghez, ha tudatában vagyunk annak, hogy mit és mennyit eszünk.

Tom'un ebeveynleri olmadan müzeye girmesine izin verilmeyeceğinin farkında olmamasının pek mümkün olmadığını düşünüyorum.

Azt hiszem, hogy nagyon valószerűtlen, hogy Tom nem vette tudomásul, hogy a szülei nélkül ne mehet be a múzeumba.

Her köşede insan var. Ama çok azı, onları gölgeleri gibi takip eden tehlikenin farkında.

Emberek mindenütt. De kevesen vannak tudatában az árnyak közt lappangó veszélynek.

"Tom! Bu cümlelerin çok bencil olduğunun farkında mısın?: Onlar her zaman ya seninle başlıyor ya da seninle bitiyor! Hatta her ikisi!" o, Tom'a serzenişte bulundu.

— Tom! Feltűnt neked, hogy ezek a mondatok meglehetősen egocentrikusak? Mindig vagy veled kezdődnek vagy veled végződnek! Vagy a kettő együtt! — adta ki magából a felháborodását a lány, hogy tudja Tom.