Translation of "Olmanın" in Hungarian

0.006 sec.

Examples of using "Olmanın" in a sentence and their hungarian translations:

- Kel olmanın nesi var?
- Kel olmanın nesi yanlış?

- Mi van azzal, ha az ember kopasz?
- Mi azzal a baj, ha valaki kopasz?

Veya aç olmanın acısından kaçınmak.

vagy a fájdalom elkerülése miatt, hogy ne legyünk éhesek.

Yok olmanın yolunda devam etmeyiz.

És nem megyünk tovább az erőszakos együttes megsemmisülés útján.

Sinir olmanın hiçbir anlamı yok.

Nincs értelme izgulni.

Bir balerin olmanın hayalini kurardım.

- Annak idején még az volt az álmom, hogy balettáncosnő leszek.
- Egykor még arról álmodoztam, hogy balerina leszek.

- Güzel olmanın bir sürü yararı vardır.
- Güzel olmanın bir sürü faydası vardır.

Sok előnye van annak, ha valaki szép.

Astronot olmanın ne demek olduğunu bilmiyordum:

Fogalmam sem volt, mit jelent űrhajósnak lenni,

Yalnız olmanın ne anlama geldiğini biliyorum.

Tudom, hogy mit jelent egyedül lenni.

Senin saç tıraşı olmanın zamanı geldi.

Már ráfér a hajadra egy vágás.

Tom burada olmanın eğlenceli olduğunu söyledi.

Tom szerint nagyon jó volt itt lenni.

Bazen tekrar hasta olmanın hayalini bile kurdum.

Néha még arról is elgondolkodtam, mi lenne, ha újra beteg lennék.

Ama hızlı olmanın da bir bedeli var.

A gyorsaságnak azonban ára van.

Artık bir gezegen olmanın bütün kurallarını yıkmıştır.

A bolygók minden szabályát megszegte.

Hapishanede olmanın ne demek olduğunu biraz konuşalım.

mit jelent börtönben lenni, ha csak pár napra is.

Yaşamın ilk yıllarında ilgili ebeveynlere sahip olmanın,

Az első időben törődő, érdeklődő szülők és a későbbi iskolai évek alatt

Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?

Tudod, mi a legszebb abban, hogy veled vagyok?

Zengin olmanın nasıl bir şey olacağını merak ediyorum.

Kíváncsi vagyok, milyen lenne gazdagnak lenni.

Ünlü olmanın nasıl bir şey olacağını merak ediyorum.

Kíváncsi vagyok, milyen lenne híresnek lenni.

Gerçekten bizimle olmanın ne anlama geldiğini gösteren bir test.

új lakmuszpróbát annak eldöntésére, hogy valójában ki van velünk.

- Çıplak olmanın nesi yanlış?
- Çıplak durmakta ne sakınca var?

Mi a baj a meztelenkedéssel?

Bir cerrah olmanın yanı sıra, o ünlü bir yazardı.

Sebészi hivatása mellett híres író is volt.

Bir kadın olmanın ne kadar zor olduğunu hiç fark etmedim.

Sosem voltam tisztában azzal, milyen nehéz lehet nőnek lenni.

Hesap yapmak herkesin önünde tatmin olmanın kabul edilebilir tek sosyal yoludur.

A matematika művelése a nyilvános önkielégítés egyetlen, társadalmilag elfogadható formája.

Çok küçük bir yaşta bir kâşif olmanın ne demek olduğunu bana gösterdi.

Még gyerekként megértettem, mit jelent felfedezőnek lenni.

Ben her zaman kardeşlere sahip olmanın nasıl bir şey olduğunu hep merak ettim.

Mindig érdekelt, milyen volna, ha lennének testvéreim.

Bekar bir anne mi yoksa bekar bir baba mı olmanın daha kolay olduğunu düşünüyorsun?

Szerinted az egyedülálló anyának vagy apának van könnyebb dolga?