Translation of "Gök" in Portuguese

0.008 sec.

Examples of using "Gök" in a sentence and their portuguese translations:

Gök kırmızıydı.

O céu estava vermelho.

Gök gürültüsü yükseldi.

O trovão ficou mais alto.

Ruh gök yüzüne yükselirken

como a alma sobe para o céu

Astronomi gök cisimlerinin bilimidir.

A astronomia é a ciência dos corpos celestes.

- Gök mavidir.
- Gökyüzü mavidir.

- O céu é azul.
- O céu está azul.

Mavi gök, denize yansıyor.

O azul do céu reflete-se no mar.

Gök gürültüsü çocukları korkuttu.

O trovão assustou as crianças.

Gök bugün mavi, bulutsuz.

Hoje o céu está azul, sem uma única nuvem.

Bölgede yapılan araştırmalarda gök taşına rastlanmamıştı

Nas pesquisas realizadas na região, não foram encontradas pedras do céu.

Astronomlar gök cisimlerini adlandırmada Latince kullanır.

Para dar nome aos corpos celestes, os astrônomos usam a língua latina.

Bu yaz çok gök gürültüsü vardı.

Temos tido muita trovoada este verão.

Şimşek genellikle gök gürültüsüne eşlik eder.

Os relâmpagos normalmente acompanham trovões.

çünkü bir sürü gök taşı da vardı

porque havia tantas pedras do céu

Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı.

Houve trovões e raios na noite passada.

Dün gece gök gürültüsü ve yıldırım vardı.

Na noite passada, estava trovejando e relampejando.

Gök gürültüsü bir fırtınanın yakın olduğunu gösteriyor.

Os trovões indicam que uma tempestade se aproxima.

Dünyayı yok edebilecek kadar büyüklükte bir gök taşı

uma pedra do céu grande o suficiente para destruir o mundo

Gök taşıyla ilgili herhangi bir unsura rastlanmadı bile

Nenhum elemento relacionado ao céu foi encontrado

Astronomlar gök nesnelere isim vermek için Latince kullanır.

Para dar nome aos corpos celestes, os astrônomos usam a língua latina.

Nüzhet Gökdoğan o bir gök bilimci ilk kadın akademisyen

Nüzhet Gökdoğan é uma primeira acadêmica astrônoma do sexo feminino

Cisme veya gök cismine veya bir gezegene baktın mı?

Você já olhou para um objeto, corpo celeste ou planeta?

- Ben bir astronomum.
- Ben bir gökbilimciyim.
- Ben bir gök bilimciyim.

Sou astrônomo.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- Chove a cântaros.
- Está a chover a potes.
- Está chovendo a cântaros.
- Tá caindo um toró.
- Tá caindo um pé-d'água.
- Tá caindo uma tromba-d'água.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Sağanak şeklinde yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- Chove a cântaros.
- Está a chover a potes.