Translation of "Salonu" in Portuguese

İzleyici salonu doldurdu.

A audiência encheu o auditório.

Salonu dekore ettin.

- Você decorou a sala.
- Tu decoraste a sala.

Sinema salonu boştu.

O cinema estava vazio.

Spor salonu nerede?

Onde fica a academia?

Spor salonu ev mağazasının karşısında.

A academia fica em frente à lojinha.

Güzellik salonu cumartesi günleri doludur.

O salão de beleza está cheio aos sábados.

Bu yeni bir sinema salonu.

É um novo cinema.

Büyük salonu, ünlü bir şampiyonlar grubunu eğlendirdiği Lejre'nin yakınında duruyordu.

Seu grande salão ficava perto de Lejre, onde recebia um famoso bando de campeões.