Translation of "Başlayacak" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Başlayacak" in a sentence and their spanish translations:

Buluşma başlayacak.

La reunión comenzará.

Kim başlayacak?

- ¿Quién empieza?
- ¿Quién parte?

Ders başlayacak.

- La lección va a empezar.
- La lección empezará.

O yarın başlayacak.

Va a empezar mañana.

Yeni yıl başlayacak.

Va a comenzar el año nuevo.

Oyun saat kaçta başlayacak?

- ¿A qué hora empezará el partido?
- ¿A qué hora empezará el juego?

Okul gelecek pazartesi başlayacak.

La escuela empezará el próximo lunes.

O ne zaman başlayacak?

¿Cuándo empezará?

Gösteri ne zaman başlayacak?

¿Cuándo comenzará el espectáculo?

- Oyun bir saat içinde başlayacak.
- Maç bir saat içinde başlayacak.

Dentro de una hora empezará el partido.

Grup saat kaçta çalmaya başlayacak?

¿A qué hora empezará a tocar la banda?

Bilet satışları pazartesi günü başlayacak.

La venta de billetes comenzará el lunes.

Japonca sınıfı ne zaman başlayacak?

¿Cuándo comenzará la clase de japonés?

Japonca kursu ne zaman başlayacak?

¿Cuádo comenzará el curso de japonés?

Japonca sınıfları ne zaman başlayacak?

¿Cuándo comenzarán las clases de japonés?

İtalyanca sınıfları ne zaman başlayacak.

¿Cuándo comenzarán las clases de italiano?

Bir hafta sonra dersler başlayacak.

En una semana vuelven a comenzar las clases.

İtalyanca kursu ne zaman başlayacak?

¿Cuándo comenzarán las clases de italiano?

Ve dil bilgisi de yerleşmeye başlayacak.

y también la gramática.

Su beş dakika içinde kaynamaya başlayacak.

- El agua hervirá en unos 5 minutos.
- El agua comenzará a hervir en 5 minutos más o menos.

- Sanırım yakında yağmur yağmaya başlayacak.
- Yakında yağmur yağmaya başlayacağını düşünüyorum.
- Bence yakında yağmur yağmaya başlayacak.

Creo que empezará pronto a llover.

Ya da çok daha kötüsü, yağmalar mı başlayacak?

O peor, ¿comenzará el saqueo?

Yarın kar yağmaya başlayacak, bir hafta boyunca sürecek.

La nieve empezará a caer mañana y continuará durante una semana.

Hava durumu raporuna göre, yağış mevsimi gelecek hafta başlayacak.

Según el pronóstico meteorológico, la temporada de lluvias empezará la próxima semana.

Onlar uyuşturucu kullanıcılarına ücretsiz şırıngalar ve iğneler dağıtmaya başlayacak.

Empezarán a distribuir jeringas y agujas a drogadictos de forma gratuita.

- Her an aşırı yağmur başlayacak gibi görünüyor. Şemsiye alsan iyi olur.
- Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.

Tiene pinta de que va a empezar a llover a cántaros en cualquier instante. Será mejor que cojas un paraguas.

İki hayvanın da oldukça sakin durduğunu fark edince "Evet, şimdi çiftleşme başlayacak." dedim.

Y luego vi que ambos estaban muy relajados y me di cuenta de que comenzaba el apareamiento.