Translation of "Yasaktır" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Yasaktır" in a sentence and their spanish translations:

Yüzmek yasaktır.

Prohibido nadar.

Kesinlikle yasaktır.

Estrictamente prohibido.

Köpekler yasaktır.

- Se prohíben perros.
- Están prohibidos los perros.

Girmek yasaktır.

Prohibido entrar.

Park etmek yasaktır.

No estacionar.

Güvercinleri beslemek yasaktır.

- Está prohibido dar de comer a las palomas.
- Está prohibido alimentar a las palomas.

Dilencilik kanunen yasaktır.

Mendigar está prohibido por la ley.

Burada parketme yasaktır.

Está prohibido estacionar aquí.

Sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Fumar está estrictamente prohibido.

Burada fotoğraf çekmek yasaktır.

Está prohibido sacar fotos acá.

Bu kütüphanede okumak yasaktır.

Está prohibido leer libros en esta biblioteca.

Çalışanların Olimpiyatları izlemesi yasaktır.

Los empleados tienen prohibido ver las Olimpiadas.

Sınıfta sigara içmek yasaktır.

No se permite fumar en clase.

Burada balık tutmak yasaktır.

Está prohibido pescar aquí.

Pencerelerden dışarı eğilmek yasaktır.

Se prohíbe asomarse al exterior.

Korunan alanlarda avcılık yasaktır.

En las zonas protegidas está prohibida la caza.

Asansörde sigara içmek yasaktır.

No se permite fumar dentro del ascensor.

Kürtaj birçok ülkede yasaktır.

El aborto está prohibido en numerosos países.

Bu kitapçıda kitap okumak yasaktır.

Está prohibido leer libros en la librería.

Yasaya göre, sokakta dilenmek yasaktır.

Mendigar en la calle está prohibido por ley.

Bu alanda sigara içmek yasaktır.

En esta zona está prohibido fumar.

Burada sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Está estrictamente prohibido fumar aquí.

Asansörün içinde sigara içmek yasaktır.

No se permite fumar dentro del ascensor.

Bir kullanımlık bardaklar okulda yasaktır.

Los vasos descartables están prohibidos en la escuela.

Sigaranızı söndürün. Burada sigara içmek yasaktır.

Apague su cigarro. Está prohibido fumar aquí.

Avrupa birliğinde kedilerin pençesini sökmek yasaktır.

En la Unión Europea está prohibido amputarle las garras a los gatos.

Pencereden dışarı bir şeyler atmak yasaktır.

Se prohíbe arrojar objetos por la ventanilla.

Sigara içmek, restoranın her bölümünde yasaktır.

Fumar está prohibido en todas las salas del restaurante.

- Burada sigara içilmez.
- Burada sigara içmek yasaktır.

No está bien fumar aquí.

ABD'de, onlardan bilgi almak için insanlara işkence yapmak yasaktır.

En los EE.UU., es ilegal torturar a la gente con el fin de obtener información de ellos.

- Bu caddede sola dönüş yasaktır.
- Bu caddede sola dönüş yoktur.
- Bu caddede sola dönüş yapılamaz.

En esta calle no se puede girar a la izquierda.