Examples of using "الأتراك" in a sentence and their turkish translations:
diğer Türkler sahiplenmektedir
Türklerin var oluş destanı
sonra Türkler barbar olur
sonra Türkler hain olur
işte o baskın yapılan topluluk Türklerdi
Türk müslümanları dışında görülmez
Aile Türkler'de çok kutsaldır
Türklerin yaptığı savaşları kayıt etmeme gibi bir özelliği var
Türklerin doğuşu olan ergenekona kötü algı oluşturulması
İslamiyetin Türkler tarafından kabulünden sonra
Ve casuslar Türklerin toplandığını bildirdi.
Böyle yazılmıştır. Türkler geliyor, hazırlanın!
Türk köylüsünün pek azı okur yazardır.
Bayhan'ı seçelim de Bayhan da öteki Türklerin kahramanı olsun,
o çocuk ise Türklerden geriye kalan son Türk'tü
Şamanizm'e göre eski Türkler bir yabancı ormana girerken
fakat Türkler tarafından İstanbul Kuşatıldığında bu tüneller kapatılmış
Türklerle ilgili ilk kaynaklardan araştırılması amacıyla kurulan bir kurumdur
Orta Asya Türkler'inde yine buna benzer bir durum var ortada
Küçük Eflak süvarilerini gören Türkler hızla ilerledi.
Eski Türklerde su içerken kafayı böyle elle desteklemek
Gerekçesi ise Türk müslüman kadınlarının bu kıyafetlere uygun olmadığı
Kervan Krallığı'na doğru ilerledi.
Yine Türk müslümanları dışında çok kullanılmayan birşeydir
ve Konstantinopolis'e döndüğünde Osmanlı yönetiminden feragat etti ve şehri batıdan yardım arayarak beklenen uzun kuşatmaya hazırladı.
Roma ve Avingon'da her iki papa da Türklere karşı bir haçlı seferi başlattı,
Bulgar imparatoru Sratsimir Türklerle savaşmak istemediği için güçlü Vidi şehrini savaşmadan teslim etti.
Çatışmalarda Türk piyadeleri attan inmiş şövalyeler tarafından katledildi
Sırbistan'da Türk akıncıları güney Macaristan'a saldırdı
Binlerce savaş esiri Türk'ü kazığa oturttur ardından Hamza Paşa'nın kellesini
Türklerin savaştığını bilen Mircea, bunun doğru hareket olduğu konusunda hemfikirdi.
Ezilen Türk piyadeleri bu yeni orduya dayanamadı ve yakında parçalandı