Examples of using "Doctor's" in a sentence and their turkish translations:
Doktorunuzun adı nedir?
Doktor randevun nasıl geçti?
Bir doktor randevum var.
O, doktorun tavsiyelerine uydu.
Doktorun tavsiyelerine uydu.
Doktor gelmek üzere.
O bir doktora derecesi aldı.
Doktorun kararıydı.
Doktorun tavsiyesine uymalısın.
Doktorun talimatlarına uyman gerekiyor.
Doktorun çalışma saatleri nedir?
Tom bir doktorun bakımı altında.
Doktorun çocukları kabakulaktan öldü.
Doktorunuzun randevusu nasıl gitti?
Tom doktorun tavsiyesine uymalı.
Lütfen bana doktor'un faturasını gönder.
Doktor şu anda Tom'u muayene ediyor.
Doktorunuzun tavsiyesini dinlemelisiniz.
Tom doktorunun adını hatırlayamadı.
Sami, Leyla'yı doktorlara götürdü.
Doktorumun ismini hatırlamıyorum.
Tom'un bugün bir doktor randevusu var.
Tom'un dün bir doktor randevusu vardı.
Bu, ötanazi için doktorların ödediği bir bedel.
İki kişilik bir doktor randevusu aldım.
Ben şimdi bir doktorun bakımı altındayım.
O, doktorunun tavsiyesiyle sigarayı bıraktı.
O doktorun hastası olmak istiyorum.
Psikolojide bir doktora derecesine sahip.
Benim doktorun tavsiyesini almam gerekirdi.
Dün sabah doktorla randevum vardı.
Yarın öğleden sonra bir doktor randevum var.
- Sonunda doktorun sekreteri Tom'un ismini çağırdı.
- Nihayet doktorun sekreteri Tom'un adını seslendi.
Tom doktorun uyarısından sonra sigarayı terk etti.
Doktorun varlığı başka yerde talep edildi.
Sami'nin o gün bir doktor randevusu vardı.
Tom'un bu öğleden sonra bir doktor randevusu var.
Keşke doktorun tavsiyesini dinleseydim.
Bir doktorun aletleri kesinlikle temiz tutulmalıdır.
Doktorun ofisi ikinci katta.
Doktorun tavsiyesini dinlemediğim için pişmanım.
"Bunlar kimin dergileri?" "Doktorun"
2.30'da doktor randevum var.
Doktor'un tavsiyesi çok içmemi engelledi.
Derhal doktorun tavsiyesine göre davranmalısın.
Doktorun muayenehanesini ne zaman arayacaksın?
Lütfen yarın doktora gitmemi hatırlat.
Tom doktorunun emirlerine uymadı.
Tom doktorun adını hatırlamaya çalıştı ama hatırlayamadı.
Benim doktorumun adı nedir?
Doktorunun tavsiyesini alsaydı, ölmeyebilirdi.
Eğer o, doktorunun tavsiyesini alsaydı ölmeyebilirdi.
Saat onda doktorun ofisinde bir randevum var.
Tom doktorunun tavsiyesine rağmen içmeye devam etti.
Tom'un aksanını anlamak bir doktorun el yazısını okumak kadar zor.
Doktorun tüm çabaları boşunaydı ve adam çok geçmeden öldü.
Bugün doktora gittim.
Eğer doktorunun tavsiyesini dinlediyse, o hâlâ hayatta olabilir.
Tom Mary'yi doktora götürdü.
Doktor tavsiyesine uymasaydınız, şimdi hasta olabilirdiniz.
Tüm yapmanız gereken, burada oturmak ve doktorun sorularını cevaplamak.
Doktor'un ümitsiz ifadesinden, hasta için kara haberleri olduğu açıktı.
Tom doktorda kırk beş dakika bekledikten sonra gittikçe sabırsızlandı.