Translation of "Savings" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "Savings" in a sentence and their turkish translations:

Savings start tomorrow!

Tasarruflar yarın başlar!

Tom has no savings.

Tom'un hiç tasarrufu yok.

I have no savings.

Tasarrufum yok.

- My savings will soon run out.
- My savings will run out soon.

Birikimlerim yakında tükenecek.

Generally speaking, savings are increasing.

Genel olarak, tasarruflar artıyorlar.

He added to his savings.

O, birikimlerini topladı.

She opened a savings account.

O bir yatırım hesabı açtı.

That's a huge cost savings.

Bu bir büyük maliyet tasarrufu.

Daylight savings is over today.

Yaz saati bugün bitti.

Tom lost his savings gambling.

Tom tasarruf kumarını kaybetti.

Tom lost his entire savings.

Tom tüm tasarruflarını kaybetti.

Tom lost his life savings.

Tom, biriktirdiği birikimi kaybetti.

- Millions of persons lost all their savings.
- Millions of people lost all their savings.

Milyonlarca insan bütün birikimlerini kaybetti.

Tom's savings will soon run out.

Tom'un tasarrufları yakında tükenecek.

He gambled away his life savings.

O, hayat tasarruflarını kumarda kaybetti.

Tom doesn't have a savings account.

Tom'un bir tasarruf hesabı yok.

Many people have lost their savings.

Birçok insan tasarruflarını kaybetti.

Savings bonds are a stable investment.

Tasarruf tahvilleri istikrarlı bir yatırımdır.

My savings will soon run out.

Birikimlerim yakında tükenecek.

I don't have a savings account.

- Tasarruf hesabım yok.
- Birikim hesabım yok.

- I am thinking of closing my savings account.
- I'm thinking of closing my savings account.

Tasarruf hesabımı kapatmayı düşünüyorum.

Doctors' bills really cut into our savings.

Doktor faturaları birikimlerimizi gerçekten azaltıyor.

He put her savings to good use.

O, tasarruflarını yararlı şeylere yatırdı.

Why don't you open a savings account?

- Neden bir birikim hesabı açmıyorsun?
- Neden bir tasarruf hesabı açmıyorsun?

You're in danger of losing your savings.

Tasarruflarını kaybetme tehlikesi içindesin.

Daylight Savings Time starts on April third.

Yaz saati üç nisanda başlar.

Tom bought a car using his savings.

Tom birikimlerini kullanarak bir araba aldı.

I'd like to open a savings account.

Ben bir tasarruf hesabı açmak istiyorum.

Tom hides his savings inside a shoebox.

Tom tasarruflarını bir ayakkabı kutusunun içine gizler.

Tom keeps his savings under his mattress.

Tom tasarruflarını döşeğinin altında tutar.

I used my savings to buy it.

Tasarruflarımı onu satın almak için kullandım.

He keeps all his savings in the bank.

Bütün tasarruflarını bankada tutar.

Tom swindled Mary out of all her savings.

Tom Mary'nin tüm tasarruflarını dolandırdı.

How much is left in your savings account?

Tasarruf hesabında ne kadar kaldı?

He put a lot of money in savings.

O, tasarruflarına bir sürü para yatırdı.

I have my life savings invested in this store.

Tasarruflarımı bu mağazada yatırım yaptırdım.

Do you have savings in both stocks and bonds?

Hem hisse senetlerinde hem de tahvillerde tasarrufların var mı?

I spent all the savings I had on this.

Sahip olduğum bütün tasarrufu buna harcadım.

Tom spent all his savings on a new car.

Tom bütün tasarruflarını yeni bir arabaya harcadı.

In an emergency you can fall back on your savings.

- Acil bir durumda birikimlerine baş vurabilirsin.
- Acil bir durumda tasarruflarınıza baş vurabilirsiniz.

- We have to make savings.
- We need to save up.

- Tasarruf yapmak zorundayız.
- Tasarruf etmek zorundayız.
- Kemer sıkmak zorundayız.

I have a lot of money in my savings account.

Tasarruf hesabımda bir sürü param var.

She intended to withdraw all her savings from the bank.

O, bankadan tüm tasarruflarını çekmek istedi.

Tom deposited some money in his savings account just yesterday.

Tom daha dün mevduat hesabına biraz para yatırdı.

Tom keeps his savings in a shoebox under the bed.

Tom tasarruflarını yatağın altındaki bir ayakkabı kutusunda tutuyor.

We buy in bulk and pass the savings on to you!

Toptan alırız ve tasarrufları sana veririz.

My savings are so small that they won't last much longer.

Tasarruflarım o kadar küçük ki onlar çok fazla dayanmayacak.

Tom adds a little money to his savings account each month.

Tom her ay tasarruf hesabına biraz para ekliyor.

I think you ought to put more money into your savings account.

Sanırım tasarruf hesabına biraz daha para yatırmalısın.

If we have money problems we can always dip into our savings.

Para sorunumuz olursa her zaman tasarruflarımızdan bir kısmını harcayabiliriz.

I can fall back on my savings if I lose my job.

İşimi kaybedersem tasarruflarıma başvurabilirim.

The huge savings in weight meant this spacecraft could be launched on one smaller rocket.

Ağırlıktaki büyük tasarruf, bu uzay aracının daha küçük bir roket üzerinde fırlatılabileceği anlamına geliyordu.

About half of all American workers do not have access to workplace retirement savings plan.

Tüm Amerikan işçilerinin yaklaşık yarısının iş yeri emeklilik tasarruf planına girişleri yok.

We had to dip into our savings in order to pay the unexpected medical expenses.

Beklenmedik sağlık giderlerini ödemek için tasarruflarımızı gözden geçirmek zorunda kaldık.

If you run out of cash, you can fall back on your savings in the bank.

Nakitin tükenirse bankadaki tasarruflarına baş vurabilirsin.

Many families had lost their savings during the war and had nothing to fall back on.

Birçok aile savaş sırasında tasarruflarını kaybetmişlerdi ve başvuracakları hiçbir şeyleri yoktu.

- Tom told me that he could live off his savings for a while if he lost his job.
- Tom told me he could live off his savings for a while if he lost his job.

Tom bana işini kaybetse bile tasarrufları ile bir süre yaşayabileceğini söyledi.

He told me that he could live off his savings for a while if he lost his job.

Bana işini kaybetse bile kıyıda biriktirdikleriyle bir süre idare edebileceğini söyledi.

A high savings rate is cited as one factor for Japan's strong economic growth because it means the availability of abundant investment capital.

Yüksek tasarruf oranı Japonya'nın güçlü ekonomik büyümesi için bir faktör olarak kabul edilmektedir.Çünkü o bol yatırım sermayesi kullanılabilirliği anlamına gelmektedir.

All depositors with over €100,000 in Southern Cypriot banks will now have to pay 9.9 percent levy on their savings as part of a €10 billion bailout plan agreed on Friday, March 15.

5 Mart Cuma günü kararlaştırılan 10 Milyar Avroluk kurtarma planı uyarınca Güney Kıbrıs bankalarında 100,000 avronun üzerinde parası bulunan mudilerin artık tasarrufları üzerinden yüzde 9.9 vergi ödemesi gerekecek.