Translation of "Ojensi" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Ojensi" in a sentence and their turkish translations:

Hän ojensi paketin asiakkaalle.

Paketi müşteriye uzattı.

Hän ojensi minulle postikortin.

O bana bir kartpostal verdi.

Hän ojensi minulle kätensä.

O, elini bana uzattı.

Tomi ojensi menun Marille.

Tom Mary'ye menüyü uzattı.

Tom ojensi Marylle manilakuoren.

Tom Mary'ye bir manila klasörü verdi.

Tom ojensi Marylle energiajuoman.

Tom Mary'ye bir enerji içeceği uzattı.

Tom ojensi Marylle oluen.

Tom Mary'ye bir bira uzattı.

Tom ojensi Marylle lasillisen punaviiniä.

Tom Mary'ye bir bardak kırmızı şarap uzattı.

Tomi ojensi valokuvan takaisin Marille.

Tom fotoğrafı Mary'ye geri uzattı.

Häpeästä kikattaen hän ojensi kondomin.

Utançla kıkırdayarak, prezervatifi uzattı.

Tom ojensi tyhjän pizzalaatikon Marille.

Tom boş pizza kutusunu Mary'ye uzattı.

Tom ojensi Marille kupillisen kahvia.

Tom Mary'ye bir fincan kahve uzattı.

Tom ojensi Marylle pussillisen auringonkukan siemeniä.

Tom Mary'ye bir torba ayçiçeği çekirdeği uzattı.

Tom ojensi Marille kupillisen kuumaa kahvia.

Tom Mary'ye bir fincan sıcak kahve uzattı.

Hän ojensi kätensä ja minä puristin sitä.

Elini uzattı ve onu tuttum.

Tom ojensi kätensä valokatkaisimelle ja laittoi valot pois.

Tom ışık anahtarına uzandı ve onu kapattı.