Examples of using "állítanak" in a sentence and their turkish translations:
Onlar daktiloları monte ediyorlar.
Fabrikamızda ticari eşya üretilir.
bu onların atık ürünü olan diğer kayaları oluşturur.
mola odasına top çukuru koyma
ve bir ayakkabı ördüklerini söylediler.
İnsanların onun hakkında söylediği tek kelimeye inanmıyorum.