Translation of "聞いて!" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "聞いて!" in a sentence and their turkish translations:

聞いて、聞いて!

Şunu dinle!

聞いて!

Dinleyin!

聞いてた?

Dinliyor muydun?

聞いてよ。

Ne biliyorsun?

トム、聞いて!

Tom, beni dinle!

- 私の話聞いてるよね?
- 私の話聞いてた?

Beni dinliyor musun?

マジックマッシュルームと聞いて

Sihirli mantarlar...

よく聞いて。

Dikkat et.

トムに聞いて。

Tom'a sor.

聞いてるの?

Dinliyor musun?

- ラジオを聞いています。
- ラジオを聞いてるんだよ。

Radyo dinliyorum.

- 理由を聞いてもいい?
- 理由聞いてもいい?

Sebebini sorabilir miyim?

- ニューススタンドで聞いて下さい。
- 売店で聞いてください。

Gazete bayiinde sormak zorunda kalacaksın.

何でも聞いて!

Bana bir şey sor!

トム、聞いてるの?

Tom, dinliyor musun?

- 注意深く聞いてください。
- よく聞いてください。

Lütfen dikkatle dinleyin.

- トムに聞きなさい。
- トムに聞いて。
- トムに聞いてごらん。

Tom'a sor.

- アレックスに聞いてみなさい。
- アレックスに聞いてよ。
- アレックスに聞けよ。

Alex'e sorun.

- 何歳か聞いてもいい?
- 年齢聞いてもいいですか?

Kaç yaşında olduğunu sorabilir miyim?

聞いてきました

ne yaptığımı sordu.

聞いてください。

Dinlemeye devam.

私の話聞いてる?

Beni işitiyor musunuz?

私の話聞いてた?

Beni dinliyor muydun?

聞いてみようよ。

Sorsak ya.

- 私の言うことを聞いてくださいね。
- よく聞いてね。

Beni dinle, lütfen?

- あなたは英語を聞いていますか。
- 英語を聞いてるの?

İngilizce dinliyor musun?

高まると聞いても

ve hatta Alzheimer riskinizin artması

誰かに聞いてみて。

Birine sor.

お願い、よく聞いて。

- Lütfen dinle.
- Lütfen dinleyin.
- Lütfen dinleyiniz.

ちゃんと聞いてる?

Dikkatle dinliyor musun?

トムに聞いてごらん。

Sadece Tom'a sor.

理由聞いてもいい?

Sebebini öğrenebilir miyim?

トムに聞いてみたら?

- Niçin Tom'a sormuyorsunuz?
- Tom'a sorsana.

一を聞いて十を知る。

- Akıllı bir adam için tek sözcük yeterlidir.
- Anlayana sivrisinek saz.

トムはラジオを聞いている。

Tom radyo dinliyor.

それを聞いて悲しい。

Ben onu duyduğuma üzüldüm.

彼はラジオを聞いている。

O, radyo dinliyor.

ホワイトさんに聞いてみたら?

- Neden Bay White'a sormuyorsun?
- Neden Bay White'a sormuyorsunuz?

それ聞いて安心したよ。

Bunu duymak beni rahatlattı.

それを聞いて安心した。

Bu bir rahatlama.

先生に聞いてみようよ。

Öğretmene soralım.

私はラジオを聞いています。

Ben radyo dinliyorum.

私の話を聞いて下さい。

Söylemek zorunda olduğum şeyi dinle.

彼らはラジオを聞いていた。

Radyo dinliyorlardı.

変なこと聞いてもいい?

Sana tuhaf bir şey sorabilir miyim?

聞いて。朗報があるのよ。

Dinle, iyi bir haberim var.

ごめん。聞いてなかった。

Affedersiniz, duymadım.

みんなまだ聞いてるの?

İnsanlar hâlâ dinliyor mu?

もし誰かが 「ジャネット ジョークを聞いて

Ya da biri ''Tavuk neden karşıdan karşıya geçmiş?"

それを聞いてほっとした。

Onu bildiğim için çok rahatladım.

他の誰かに聞いて下さい。

Lütfen başka birine sor.

私たちはラジオを聞いている。

Biz radyo dinliyoruz.

俺は全く何も聞いてない。

- Ben bir şey duymadım.
- Hiçbir şey duymadım.

彼は話を聞いて激怒した。

Hikayeyi duyunca çıldırdı.

私の言い訳を聞いてくれ。

Söylemek zorunda olduğum şeye kulak ver.

受付で聞いてご覧なさい。

Lütfen bilgi masasında sor.

他の人にも聞いてみたの?

Diğerlerine sordun mu?

誰かが聞いてくれてたの?

Herkes dinliyor muydu?

お願い、とにかく聞いてよ。

Lütfen sadece dinle.

彼女は音楽を聞いていた。

O, müzik dinliyordu.

- 昨日の晩、私のショーを聞いてくれた?
- 昨日の夜、私の番組は聞いてくれた?

Dün gece benim gösterimi dinledin mi?

- 何かもっとやさしいことを聞いてくれ。
- もっと易しい事を聞いて下さい。
- 何かもっと簡単なことを聞いてください。

Bana daha kolay bir şey sor.

- 君の成功の知らせを聞いてうれしい。
- 君が成功したと聞いてうれしい。

Başarını duyduğuma memnun oldum.

音楽を聞いて気を晴らした。

Müzik dinleyerek kendime moral verdim.

ホテルで聞いて電話しています。

Otelim seni aramamı söyledi.

トムはこれを聞いておこった。

Tom bunu duydu ve kızdı.

それを聞いて大変うれしい。

Onu duyduğuma memnun oldum.

その話を聞いてぞっとした。

Hikaye kanımı dondurdu.

母はそのニュースを聞いて驚いた。

Annem habere şaşırdı.

トムはそれを聞いてホッとした。

Tom onu duyduğuna rahatlamıştı.

私は知らせを聞いて喜んだ。

Haberi duyduğuma memnun oldum.

彼は聞いてないふりをした。

Dinlemiyormuş gibi davrandı.

トムが結婚すると聞いている。

Tom'un evlendiğini duydum.

トム、私の話を聞いてほしいの。

Tom, beni dinlemeni istiyorum.

それを聞いて全くうれしい。

Bunu duyduğuma gerçekten sevindim.

聞いていなかったのですか。

Dinlemiyor musun?

頼みを聞いてくれませんか。

Bana bir iyilik yapar mısınız, lütfen?

彼は座ってラジオを聞いていた。

O radyo dinleyerek oturdu.

どうかよく聞いてください。

Dikkatli dinlemen için sana yalvarıyorum.

トムの意見を聞いてください。

Lütfen Tom'un söylemek zorunda olduklarını dinleyin.

- 何が起こった聞いてびっくりした。
- 何が起こったか聞いてびっくりした。

- Neler olduğunu duyunca hayret ettim.
- Ne olduğunu duyduğumda şaşırdım.

- 私はその知らせを聞いて喜んでいる。
- 私はその知らせを聞いてうれしい。

Haberi duyduğuma memnun oldum.

- 私はその知らせを聞いて泣きたくなった。
- 私はその知らせを聞いて泣きたい気がした。
- そのニュースを聞いて泣きたくなった。

Ben habere ağlayacak gibi hissettim.

- 彼の成功について聞いて、我々は喜んだ。
- 彼が成功したのを聞いて、私たちは喜んだ。
- 私たちは彼の成功を聞いて喜んだ。

Onun başarısını duymaktan mutlu olduk.

- もっと易しい事を聞いて下さい。
- 何かもっと簡単なことを聞いてください。

Bana daha kolay bir şey sor.

しっかり話を聞いてあげたり

dikkatlice dinlemenin,

だれも話を聞いていなかった。

Hiçbiri konuşanı dinlemiyordu.

そのニュースを聞いて気の毒に思う。

Ben, haberi duyduğum için üzgünüm.

料理がお上手と聞いています。

Yemek pişirmede iyi olduğunu duyuyorum.

僕の言う事を良く聞いてくれ。

Lütfen söylediğimi dikkatlice dinle.

彼女は知らせを聞いて驚いた。

O, haberi duyunca şaşırdı.

彼らはそのニュースを聞いて驚いた。

Onlar haberi duyduğuna şaşırmıştı.

More Words: