Examples of using "Cruza" in a sentence and their turkish translations:
Bir transatlantik gemi okyanusları aşar.
Demiryolu bu noktada yolu geçer.
Tom super markette sık sık Mary ile karşılaşır.
Burada ne yapıyorsun? Casal'la kucaklaşıyor musun?
Karım kollarını bağladığında ve ayağını yere vurduğunda, onun kızgın olduğunu biliyorum.
Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar eğer bir kedi sizin yolunuzdan geçerse, kötü şansınız olacağına inanıyor.