Examples of using "Curiosidade" in a sentence and their turkish translations:
Ben sadece meraktan soruyorum.
- Sadece merak ettim.
- Sadece merak etmiştim.
Merak benim kanımda.
Bunu meraktan dolayı yaptım.
- Fazla merak iyi değildir.
- Kediyi merak öldürür.
- Merak korkuyu yener.
- Merak korkudan güçlüdür.
Sadece merakımdan soruyorum, ne yapacaktın?
Tom ona merakla baktı.
Gördüğü her şey onun merakını uyandırıyor.
Onun hikayesi çocuklarda merak uyandırdı.
Sadece meraktan soruyorum, ne yapacaksın?
Onun her zaman, dünya hakkında büyük bir merakı oldu.
Kasaba halkı merakla bana baktı.
Merakımı daha önce hiç yaşamadığım bir şekilde kabartmıştı.
Birçok kişinin, insan etinin tadının nasıl olduğuna dair bir merakı vardır
112'yi aramaya çalışıyor fakat sizlerin bu merakı yüzünden o insanlar ulaşmıyor
Bir çocuğun çevresini anlamaya çalışmasındaki sonsuz merakı görüyorum; yani daha iyi bir toplum için hâlâ umut var demektir.