Examples of using "Jack" in a sentence and their turkish translations:
Benim adım Jack.
Benim adım Jack.
- Jack İngilizce konuşur.
- Jack, İngilizce bilmektedir.
Jack pullar toplar.
Bir şey değil, Jack!
Jack erken kalkar.
Benim adım Jack.
Benim adım Jack.
Jack orada değil.
- Jack hızlı araba sürmez.
- Jack hızlı sürmez.
Jack şimdi sakin.
Jack 10 Ağustos'ta doğdu.
Jack rezervasyonları iptal etmeye karar verdi.
Jack hasta görünüyor.
Çok vahşi olma Jack.
Jack'in kitabı ilginç.
- Jack, resim yapmakla ilgilenir.
- Jack resimle ilgileniyor.
Jack'i ne kadar süredir tanıyorsunuz?
Mary Jack kadar hızlı yüzer.
Camı kıran Jack miydi?
Tom Jack kadar uzundur.
Jack kompozisyonunda bir sürü hata yaptı.
Jack kalabalıkta gözden kayboldu.
Jack kamemberti hiç sevmez.
Jack arkadaşı için bir hediye aldı.
Mary Jack kadar hızlı yüzer.
Jack çocuklarına çok serttir.
Jack ve Bill çok iyi arkadaşlardı.
Jack geçen yıl okuldaydı.
Jack onu görür görmez ağlamaya başladı.
Jack matematik testinde hiç hata yapmadı.
Tom Jack'ten on paund daha ağırdır.
Jack'in arkasından konuşmamalısın.
Jack, Ben'i kendisinden fazla seviyor.
Jack'in sahip olduğu aynı saati istiyorum.
- Jack, evde bir kedi ve bir papağan bakıyor.
- Jack, evde bir kedi ve bir papağan besliyor.
Jack, istemediğim halde beni oraya gönderdi.
- Jack benden üç yaş daha büyük.
- Jack benden üç yaş büyük.
O, adı Jack olan arkadaşımdır.
O, kız kardeşleriyle birlikte Jack'i ziyaret edeceğini söyledi.
Jack'ın dışında muhtemelen hepimiz kötü yüzücüyüz.
Tom Jackson ve Jack Thompson'ın aynı kişi olduğunu düşünüyorum.
Bizim sınıfta başka hiçbir çocuk Jack'ten daha çalışkan değil.
Bu, Jack'in yaptığı evde yaşayan fareyi sinsice izleyen kediyi kovalayan köpektir.