Translation of "Bote" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Bote" in a sentence and their turkish translations:

Igual que un bote como un bote

bir gemi gibi kayık gibi aynı

El teatro estaba de bote en bote.

Tiyatro tıklım tıklım doluydu.

La sala estaba llena de bote en bote.

Oda insanlarla doluydu.

Un bote zozobró.

Bir tekne alabora oldu.

Súbete al bote.

Tekneye bin.

El bote zozobró.

Tekne alabora oldu.

- No hagas oscilar el bote.
- No hagan oscilar el bote.

Tekneyi sarsmayın.

Ese es un bote.

O bir tekne.

Crucé el río en bote.

Nehri tekne ile geçtim.

¿Tienes un bote de pesca?

Bir balıkçı tekneniz var mı?

Estamos en el mismo bote.

- Hepimiz aynı teknedeyiz.
- Biz aynı gemide oturuyoruz.

Cruzamos el río por bote.

Nehri kayıkla geçtik.

Tom se subió al bote.

Tom tekneye bindi.

"Si el bote hubiera volcado realmente,

Eğer tekne görgü şahidinin dediği gibi

O nunca subiste a ese bote?

ya da o kayığa hiç binmedi mi?

Fuimos en bote a la isla.

Biz adaya giden tekneye bindik.

Cruzamos el lago en un bote.

Biz bir tekne ile gölü geçtik.

Puedes arrendar un bote por horas.

Saatle bir tekne kiralayabilirsin.

El bote venía equipado con radar.

Tekne radar ile donatılmıştı.

¡El arrojó todo fuera del bote!

O her şeyi tekneden attı.

¿Puedes ver el bote de Tom?

Tom'un teknesini görebiliyor musun?

Cuando lo oyó dio un bote.

O bunu duyduğunda sıçradı.

Tenga cuidado, no bote esos papeles.

Dikkatli ol. O kağıtları atma.

Lo tiré al bote de la basura.

Çöpe attım gitti.

Fuimos al lago a remar en bote.

Kürek çekmek için göle gittik.

Ellos arrastraron su bote hasta la playa.

Teknelerini sahile çektiler.

Tom tiene dos casas y un bote.

Tom'un iki evi ve bir teknesi var.

Parece que vamos en el mismo bote.

Aynı durumdayız gibi görünüyor.

Tom murió en un accidente en bote.

Tom bir tekne kazasında öldü.

Atravesó el río en un pequeño bote.

Küçük bir tekne ile nehri geçti.

Con mucha dificultad escapé de un bote sumergiéndose.

Batan tekneden zorlukla kaçtım.

¿Te has subido a un bote alguna vez?

Hiç tekneye bindin mi?

Ella pudo atravesar el océano Pacífico en bote.

O tekneyle Pasifik Okyanusu'nu geçmeyi başardı.

Él está navegando un pequeño bote en el agua.

O küçük bir tekne ile suda ilerliyor.

Los explosivos fueron escondidos en un bote de basura.

Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.

Tom atravesó el río en un bote de remos.

Tom nehri bir sandalda geçti.

O un restaurante en un bote con una hermosa vista.

ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir.

El bote hacía agua y estuvo a punto de zozobrar.

Gemi su yükledi ve neredeyse alabora oluyordu.

- Estamos en el mismo bote.
- Estamos en el mismo barco.

- Hepimiz aynı teknedeyiz.
- Biz aynı gemide oturuyoruz.

¿Quién se subió a su bote? o nunca se ha ido?

kimin kayığına bindi? ya da hiç gitmedi mi?

El niño que rema en el bote es un amigo mío.

Kayığın küreğini çeken çocuk benim bir arkadaşımdır.

Ayer vi a un hombre comer de un bote de basura.

Dün çöp tenekesinden yemek yiyen bir adam gördüm.

Tom arrojó el centro de la manzana al bote de basura.

Tom elma çekirdeğini çöp kutusuna fırlattı.

Él fue muy amable en llevarnos a la isla en su bote.

O bizi teknesiyle adaya götürecek kadar kibardı.

Ella lo agarró de la mano y lo tiró dentro del bote.

Onu elinden yakaladı ve onu tekneye çekti.

Vi un bote de pesca a alrededor de una milla de la costa.

Ben, kıyıdan yaklaşık bir mil ötede bir balıkçı teknesi gördüm.

No hay otro modo de llegar a la isla más que por bote.

Adaya tekne haricinde ulaşma imkanı yok.

Temo que el bote se hunda si llevamos a más de siete hombres.

Korkarım ki yedi kişiden fazla alırsak bu bot batar.

Algunos dicen que el bote se perdió, otros que fue tragado por una ballena.

Bazıları teknenin kaybolduğunu söyler, başkaları ise onun bir balina tarafından yutulduğunu söyler.

- El barco se hundió hasta el fondo.
- El bote se hundió hasta el fondo.

Tekne dibe battı.

- Estamos en el mismo bote.
- Nosotros compartimos el mismo destino.
- Estamos en el mismo barco.

Hepimiz aynı teknedeyiz.