Translation of "Durdurmayı" in English

Ben onu durdurmayı denedim.

I tried to stop her.

Hodri meydan, beni durdurmayı dene!

I dare you to try to stop me.

Denedim ama onu durdurmayı başaramadım.

I tried but failed to stop him.

Sızdıran musluğu durdurmayı başaracaklar mı?

Will they manage to stop the leaking tap?

- Beni durdurmaya çalış.
- Beni durdurmayı dene.

Try and stop me.

- Tom'u durdurmaya çalışıyorum.
- Tom'u durdurmayı deniyorum.

I'm trying to stop Tom.

Bir taksiyi durdurmayı deneyerek kolunu kaldırdı.

He raised his arm intending to stop a taxi.

İnsanlar sevmeye başlamayı seçebilirler ama durdurmayı seçemezler.

People can choose to start loving, but can't choose to stop.

Tom'u gerçekten aptalca bir şey yapmasını durdurmayı deniyorum.

I'm trying to stop Tom from doing something really stupid.

Abd savaş sırasında İngiltere ile olan ticareti durdurmayı denedi.

During the war, America tried to stop trading with England.

Tom'a bunu yapmasını durdurmayı tavsiye eden kişi ben değilim.

I'm not the one who advised Tom to stop doing that.