Translation of "Yıkamak" in Portuguese

0.007 sec.

Examples of using "Yıkamak" in a sentence and their portuguese translations:

Saçımı yıkamak istiyorum.

Eu quero lavar o meu cabelo.

Bulaşıkları yıkamak zorundayım.

- Preciso lavar a louça.
- Eu tenho de lavar a louça.
- Tenho de lavar a louça.
- Eu tenho que lavar a louça.

Ellerimi yıkamak istiyorum.

Quero lavar minhas mãos.

Tom ellerini yıkamak istedi.

Tom queria lavar as mãos.

Kirli çamaşırları yıkamak istedi.

Ela queria lavar as roupas sujas.

Kim arabamı yıkamak ister?

Quem quer lavar meu carro?

Bulaşıkları yıkamak için Tom'un sırası.

É a vez de Tom lavar a louça.

Kadınlar tuvaleti nerede? Ellerimi yıkamak istiyorum.

Onde é o quarto-de-banho das senhoras? Quero lavar as minhas mãos.

Mary'nin çamaşır yıkamak için vakti yok.

Mary não tem tempo para lavar roupa.

O, saçını yıkamak için su kaynatıyor.

Ela ferve água para lavar o cabelo.

Tom'a bulaşıkları yıkamak zorunda olduğunu söyle.

Fala para o Tom que ele tem que lavar a louça.

Tom arabayı yıkamak zorunda değil. Mary onu zaten yıkadı.

Tom não precisa lavar o carro. Mary já o lavou.

Evde çamaşır makinem yok ve bu yüzden çamaşır yıkamak için çamaşır odasına gitmek zorundayım.

Não tenho uma máquina de lavar, por isso tenho que ir à lavanderia para lavar as roupas.