Translation of "سماع" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "سماع" in a sentence and their turkish translations:

‫يمكنني سماع المروحية!‬

Helikopteri duyabiliyorum!

أردت فقط سماع صوتك.

Sadece sesini duymak istedim.

يسعدني جداً سماع ذلك.

Onu duyduğuma memnun oldum.

أودّ سماع صوتك أيضاً.

Ben de, sesinizi duymak istiyorum.

- سئمت من سماع حكايات مدح نفسك.
- سئمت من سماع حكايات تبجحك.

Senin övüngen masallarını dinlemekten bıktım.

‫يُصعّب ذلك عليها سماع نداءات الأم.‬

Annelerinin sesini takip etmeleri zorlaşıyor.

"لا يمكنهم سماع أي شيء تقوله."

"Söylediğin hiçbir şeyi duyamıyorlar."

سئمت من سماع نفس الموشّح دائمًا.

Ben her zaman aynı şeyi duymaktan bıktım.

لكن حينها، لم أكن أحتمل سماع أيّ شيء.

Ama o zamanlar bana bir şey söyleyemezdiniz.

‫يمكنني سماع المروحية.‬ ‫علينا فقط الوصول إلى نار الإشارة.‬

Helikopteri duyabiliyorum. İşaret ateşine ulaşmamız gerek.

- أنا مسرور للغاية لسماع ذلك.
- يسعدني جداً سماع ذلك.

Bunu duyduğuma gerçekten sevindim.

الثلج أضعف قدرة مصطفى عن سماع خطوات أي شخص.

Kar, Mustafa'nın herhangi birinin ayak sesini duyabilmesini engelledi.

يستطيع الأطفال سماع أصوات اللغات مختلفة بأسلوب لا يملكه البالغون.

çocuklar yeni bir dile ait bizim kaçırdığımız sesleri işitebilir.

لا يستطيع الناس في الجزء الخلفي من الغرفة سماع المتحدث .

Odanın arkasındaki kişiler konuşmacıyı duyamıyordu.

يمكنك سماع الإنجليزية على المحطة ١ و اليابانية على المحطة ٧.

Kanal 1'de İngilizce, ve Kanal 7'de Japonca dinleyebilirsin.

بعد سماع المصير الرهيب الذي عانت منه حلب، استسلمت بقية سوريا في أواخر مارس

Halepin korkunç kaderine tanık olan Suriyenin kalanı Mart sonunda teslim oldular.