Examples of using "тромбоне" in a sentence and their turkish translations:
Tom trombon çalıyor.
Ben de trombon çalıyorum.
Tom'un trombon çaldığını biliyor muydun?
Keşke nasıl trombon çalacağımı bilsem.
Trombon çalabildiğini bilmiyordum.
Trombon çalmayı bildiğine dair hiçbir fikrim yok.
Tom'un trombonu çok iyi çaldığını bilmiyordum.
Yanılıyorsun: o kontrbas çalar, trombon değil.
Tom trombon çalabilen tanıdığım tek kişi.